Zorlu bir günün gecesinde ,köpekler gibi çaloştıktan sonra ve kütük gibi uyumadan
önce,teybimde "Give Me Some Thruth"çalarken yazıyorum bu mektubu sana.
Yazdıklarımı okuyamayacak olman ise,bana gerçekten acı veriyor.
Ama belkide yanılıyorum ,belki nasıl olacağını bilmese bile mutlaka bir yolunu bulup göz
atacağına inanan kalbimin gizli emriyle bu satırları kaleme alıyorum....
Sensiz geçen 11. yılı da geride kalacak üç-beş gün sonra. Üzgünüm hayal kırıklığına uğratacağım seni.
Çünkü herşey bıraktığın gibi,hatta çok daha kötü. Politikacıların kulağı hala şarkılara tıkalı,hala barışa takan yok.
Sözcüklerin insanları korkuttuğu günler sona ermedi ne yazıkki.Uçurduğun beyaz güvercinin kanatları simsiyah şimdi.
Umut avlamak için daldığı Körfez sularında her yanını saran petrol artıkları,kaçıp senin yanına gelmesini engelliyor.
İşin komik yanı ,Nixon döneminde hakkında hazırlanan FBI dosyaları basına açıklanmak üzere.
Gülüyorsun değil mi ?
Gülümsüyorsun,eminim bütün olup bitenle dalga geçtiğinden.Verebileğim tek iyi haber, seninle birlikte "Imagine"
diye mırıldananların sayısındaki artış. Ama itiraf etmeli,yetmeyeceğini ikimizde çok iyi biliyoruz.Bazen keşke senin yerine
diğer üçü ölseydi diyorum kendi kendime. Sonra onlarında seninle birlikte öldüğünü hatırlıyorum.Paul,Ringo ve George ...
Sapık hayranın Mark Davıd Chapman, 8 Aralık 1980 günü onlarada birer kurşun sıkmış olmalı.Tam beyinlerine,
beyinlerindeki yaratıcılık merkezine...
Paul , o can dostun ,şimdi toplama albüm çıkarmaktan başka bir iş yapmıyor.Sermayesini çoktan tüketti.
Yoo, paradan yana sorunu yok Bay McCartney'in. Birlikte yazdığınız The Beatles şarkılarının telif haklarını
Michael Jackson'a satarak,henüz doğmamış torununun torununu bileyeşil dolarlara boğdu. Ringo Starr ise,
"The Beatles bir hataydı" demiş geçenlerde.Halt ettiğini söylememe kızmazsın umarım.George Harrison da
etliye sütlüye karışmadan 50'liyaşlarının keyfini sürüyor müzik dünyasında. Aralarına Julian'ı,bir türlü gölgeden
kurtulamayan ve yaptığı albümler satmadığı zamanlarda reklam filmlerinde gözüken oğlun Julian'ı alıp
The Beatles 'ı tekrar kuracakları söylentisi çıkmıştş bir ara,şükürler olsun gerçekleşmedi bu.Utanmış,mezarında
ters döneceğinden korkmuş olmalılar bence...
Ve Yoko ...Yanılmadın işte hatırana sadık kalan tek insan, senin o "küçük papatya prenses"in Kyoko oldu.
Seni sömürmek isteyenlerin gözünde bir "cadı"ydı, The Beatles 'ıdağıtan kadındı Yoko.Aklını başına toplamanı mı
sağladı birçokları için muamma.Siz "bed-in" protestoları yaparken,ben henüz senin adını dahi duymamıştım.
"Oh Yoko"."Dear Yoko","Woman","Grow Old With Me" ve ona adadığın diğer şarkılar, ona sarıldığın resimlerde
gözlerine yansıyan mutluluk pırıltıları ve içimden bir ses, en azından ona saygı duymam gerektiğini söylüyor.
Kimbilir belki bir gün onunla tanışırım....
Bak bir yılbaşı daha geliyor .Büyük bir ihtimalle "Happy Xmas (War Is Over)"ı yeniden piyasaya sürecekler.
Yılbaşları hep mutlu geçiyor ,ama savaşlar bitmiyor.Biliyor musun bu yılbaşı seni görebilseydim ne yapıp ne edip
senden o ince tel çerçeveli yuvarlak gözlüklerini ödünç alırdım.Camları pembe olmasada onları takınca dünyanın
toz pembe gözüktüğüne eminim çünkü...
Huzur içinde yat .
Seni daima sevecek olan
Bir Hayranın.......
